Business Week Turkey

BIST’in gözü normalleşmeyle gelecek yabancılarda

Borsa 3 yıllık rallinin ardından 2024’e değişen dengelerle girmenin belirsizliğini yaşıyor. Yükselen faizlerle birlikte yerli yatırımcı için mevduat, tahvil gibi alternatifler yeniden gündeme geldi. Analistlerin beklentisi ise yerliden doğabilecek açığı yabancı yatırımcının dolduracağı yönünde.

2024’ün asgari ücreti için toplantılar 11 Aralık’ta başlıyor. Son 50 yıllık süreçte asgari ücretin kişi başına milli gelire oranı yüzde 80’den dalgalı bir seyir izleyerek bugün yüzde 40 seviyesine geriledi. 2005’te asgari ücret ortalama ücretin yüzde 46’sı iken ilerleyen yıllarda yüzde 60 seviyesine ulaştı

● Aralık ayı sonuna kadar 4 toplantının ardından yeni yılın asgari ücretinin belirlenmesi bekleniyor. Asgari ücret kadar bu seviye civarında ücret alanların oranının yüksekliği de dikkat çekiyor.

Asgari ücretlilerin oranı Avrupa Birliği ortalamasında yüzde 4 iken Türkiye’de inşaat, hazır giyim ve mobilyada yüzde 60-70 aralığında seyrediyor. Asgari ücretin biraz üzerinde ücret alanlar da göz önünde bulundurulduğunda 17 milyon çalışanın yaklaşık 7 milyonu asgari ücret alıyor

● Tahsin Akça

2024 yılının asgari ücreti için toplantıların 11 Aralık’ta başlayacağı açıklanırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan, gelecek yıl asgari ücrete bir kez zam yapılacağı mesajı geldi. Son dönemde yüksek enflasyonist koşullar nedeniyle temmuz ayında ara zam yapıldığı için Erdoğan’ın bu sefer “bir kez zam” mesajı sonrası oransal artış beklentileri yükseldi.

Asgari ücrette artış beklentileri konusunda DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu’ndan en düşük memur maaşı (22 bin TL) ve işçi maaşının (24 bin 500 TL) dikkate alınması gerektiği açıklaması gelirken, Türk-İş Başkanı Ergün Atalay asgari ücrette pazarlığı 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı olarak belirledikleri 14 bin 25 liradan açacaklarını söyledi.

Peki Temmuz 2023’teki ara zammın ardından halen brüt 13 bin 414 lira, net 11 bin 402 lira olan asgari ücrete geçmişten bugüne baktığımızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor? Asgari ücretin ortalama gelire oranı, kişi başına milli gelire oranı yıllar içerisinde nasıl bir değişim izledi? Sektörel olarak asgari ücretlilerin oranı ne? Euro bazında ülkelere göre değişimde Türkiye nerede duruyor? Bu soruların cevaplarını DİSK’in araştırması, TÜİK ve Eurostat verilerinden hareketle özetlemeye çalışalım.

Öncelikle ücretin milli gelirden aldığı paydaki inişli çıkışlı grafik büyüme rakamları açıklandığında gündeme gelirken asgari ücret açısından da bakıldığında 1974’ten bu yana bazı yıllarda yükselse de genel eğilimin aşağı yönlü olduğu görülüyor. 1974 yılında yıllık brüt asgari ücret yıllık kişi başına milli gelirin yüzde 80,6’sına karşılık

gelirken, inişli çıkışlı oranların ardından 1980’de yüzde 40’a kadar geriledi. Sonraki yıllarda yeniden dalgalanan asgari ücretin milli gelire oranı, örneğin 1985’te yüzde 35,9’a, 1989’da da yüzde 34,8’e kadar geriledi. Sonraki dönemlerde 1999’da yüzde 60 ve 2004 yılında yüzde 60,3, 2016’da yüzde 59,7’lik nispeten daha yüksek oranlar görülse de tekrar dalgalı bir sürece girildi. 2022’de ise yüzde 39’luk en düşük oranlardan biri görülürken, bu yıl söz konusu oranın yıl sonu itibariyle yüzde 47 seviyesinde gerçekleşmesi bekleniyor. Son rakam brüt asgari ücretin yıllık ortalamasının 11 bin 711 TL olduğu dikkate alınarak hesaplanmış. Bu oran kişi başına yıllık milli gelirin nerede kapatılacağına göre küçük değişiklik gösterebilir. Ancak buna rağmen yaklaşık 50 yıllık süreçte brüt asgari ücretin kişi başına milli gelire oranının ciddi erozyona uğradığı görülüyor.

Asgari ücret ortalama gelire yaklaştı

Diğer bir dikkat çekici tablo da asgari ücretin fert ortalama gelire oranıyla ilgili. Son dönemde ortalama gelir rakamları gelir dağılımı verilerinde net açıklanmasa da 2021 yılına kadarki tablo asgari ücretin daha hızlı artması nedeniyle ortalama gelire yaklaştığını gösteriyor. Örneğin 2005 yılında 755 liralık aylık ortalama ücrete karşılık net asgari ücret 350 TL seviyesindeydi. Yani ortalama aylık ücret asgari ücretin 2,2 katı seviyesindeydi. Bu oran 2007 yılında 2,4 kata yükseldikten sonra düşüşe geçti. 2009-2015 arasında 2,1-2,2 kat arasında gidip gelen fark, 2021 yılı itibariyle 1,7 kata düşmüş durumda. Daha sonraki dönemde pandemi sürecinin yaşandığı ve asgari ücretle birlikte genel ücret skalasında enflasyon koşulları da dikkate alınarak yüksek oranlı artışlar yapıldığı dikkate alındığında bu oranın 2 seviyesinde kaldığı tahmin ediliyor.

TÜİK tarafından yayımlanan işgücü maliyeti istatistikleri ile gelir ve yaşam koşulları araştırmasına göre 2012 yılında brüt asgari ücret brüt ortalama ücretin yüzde 44’ü iken 2016’da yüzde

53’üne ve 2020’de yüzde 73’üne yükseldi. 2005 yılında asgari ücret ortalama ücretin yüzde 46’sı iken 2021’de ortalama ücretin yüzde 60’ına geldi.

Son 20 yılda net asgari ücretin diğer ücret gelirleriyle kıyaslaması da aradaki farkın hızlı kapandığına işaret ediyor. Net asgari ücret bu dönemde 184 liradan 11 bin 402 liraya çıkarken 61,9 kat artış yaşandı. Oysa aynı dönemde ortalama memur maaşı 38,8 kat, ortalama memur emekli aylığı 20,2 kat, ortalama kamu işçisi ücreti 24,7 kat yükseldi. Bir diğer dikkat çekici tablo da asgari ücretli çalışanların oranında görünüyor. Bu konuda AB ülkeleriyle kıyaslama aradaki büyük farkı ortaya koyuyor. Türkiye’de ücrette kayıt dışılık dikkate alınsa bile AB ülkeleriyle asgari ücretli çalışanların oranında büyük uçurum söz konusu. AB ülkelerinde asgari

Asgari ücretli çalışanda Avrupa ile arada uçurum var 1974 yılında yıllık brüt asgari ücret yıllık kişi başına milli gelirin yüzde 80,6’sına karşılık gelirken, inişli çıkışlı oranların ardından 1980’de yüzde 40’a kadar geriledi.

ücret civarında ücret alanların oranı ortalama yüzde 4 görünüyor. Bu oran yiyecek hizmet sektöründe yüzde 8,7, tarımda yüzde 8,5, perakende ticarette ise en fazla yüzde 5’e çıkıyor.

Oysa Türkiye’de bir önceki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in de ifade ettiği gibi 17 milyon çalışanın yüzde 38’i yani yaklaşık 6 milyon 300 bini asgari ücretli durumunda bulunuyor. Asgari ücretin biraz üzerinde (komşu) ücret alanlar da göz önünde bulundurulduğunda bu sayının 7 milyonu aştığı tahmin ediliyor. Bu oran inşaat sektöründe yüzde 71,4, hazır giyim sektöründe yüzde 70,5, mobilya imalatında yüzde 57,8’e kadar çıkıyor. Asgari ücretli görünenlerin en az olduğu alanlar ise yüzde 10,1’le eğitim, yüzde 13,3’le de finans/ sigorta sektörleri.

Mercer’ın 1.744 katılımcı ile Türkiye’nin en geniş veri tabanıyla gerçekleştirdiği “2023 Ücret ve Yan Haklar Araştırması”na göre; 2024 yılında firmaların çalışanlarına yapması beklenen toplam ücret artışı yüzde 50 olarak tespit edildi. Buna göre otomotiv, bankacılık, teknoloji, finansal hizmetlerin de aralarında olduğu 9 sektörün yeni yılda ücret artış planı yüzde 50 görünürken, 9 sektörde ise bu oranın üzerine çıkılması planlanıyor. Sigorta sektörü yüzde 71’lik zam planıyla ilk sırada yer alırken, otomotiv distrübütörlerinde yüzde 64’le ikinci en yüksek oran ifade ediliyor. Mercer Türkiye ve Doğu Akdeniz Kariyer Bölge Lideri Şadiye Azışık Kılcıgil, önceki yıllarda enflasyonla paralel ilerleyen ücret artışlarının 2021 yılından bu yana asgari ücret artış oranlarıyla paralel ilerlediğini gördüklerini kaydetti. Firmaların 2022’de yüzde 63’ünün 2023 yılında ise yüzde 67’sinin yılda iki kere ücret zammı gerçekleştirdiğine dikkat çeken Kılcıgil, “Yıl içinde üç veya daha çok kez zam yapan firmaların oranı 2022 yılında yüzde 34, 2023 yılında ise yüzde 26 idi. 2024 yılındaysa firmaların yüzde 59’unun yıl içerisinde bir kez, yüzde 33’ünün iki kez ve yüzde 8’inin ise üç veya daha fazla sayıda zam yapmayı planladığını görüyoruz. Firmaların yüzde 79’u ise ocak ayında 2024 ücret artışını gerçekleştirmeyi düşünüyor. 2023 yılında yüzde 78 olan temmuz ayında zam yapma oranı ise bu yıl yüzde 32’ye geriledi” dedi.

EDİTÖRÜN NOTU: Pastanın büyütülmesiyle de bağlantılı olan asgari ücret seviyesi kadar yaygınlığı ve hedef ücret haline gelmesi de tartışılıyor. Ücret skalasında asgari ücrete yakınlaşmanın olumsuz psikolojik etkisi söz konusu.

Firmaların yüzde 79’u tek zam planlıyor, 18 sektörün 9’unda yüzde 50 zam planlanıyor

17 milyon çalışanın yüzde 38’i yani yaklaşık 6 milyon 300 bini asgari ücretli durumunda bulunuyor

İÇİNDEKİLER

tr-tr

2023-12-08T08:00:00.0000000Z

2023-12-08T08:00:00.0000000Z

https://businessweektr.pressreader.com/article/281487871126383

CINER MEDIA GROUP - C Görsel Yayınlar A.Ş.